sanal kumar, bahis, şans, talih oyunları ceza davaları

sanal kumar, bahis, şans, talih oyunları ceza davaları

Bu işlem sebep yönünden birinci işleme dayalı olarak tesis edilen bununla birlikte tamamen ondan bağımsız ve ayrı bir idari makam olan Kara Kuvvetleri Komutanlığınca tesis edilen işlemdir. Kara Kuvvetleri Komutanlığının yetkili amir tarafından tesis edilen idari uyarı işlemini geri alma, niteliğini değiştirme veya başka bir işlem tesis etme yetkisi bulunmamakta, buna karşın bu işleme dayanarak yeni işlem tesis edebilmesi mümkündür. Disiplin cezalarının verilmesinde, sebep unsuru disiplin suçu oluşturan eylemdir. Gerçekte disiplin suçu oluşturan eylemin hiç olmaması disiplin cezasının sebebini sakatlar. Bu şekildeki uyuşmazlıklar genelde disiplin cezası olmadığı halde, disiplin ceza kayıtlarında görünen cezalara ilişkmostbet casino. AYİM’nin geçmiş yıllarda zamanaşımı süresi geçirildikten sonra verilen disiplin cezalarının yok hükmünde sayılması gerektiği yönünde kararları bulunmakta ise de son zamanlarda bu içtihadından dönmüş, bu hukuka aykırılığı yokluk sebebi saymamıştır. Başka bir dikkat çekici kararda; astsubay olarak görevli olan davacı, sicil belgelerinin Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince kendisine gösterilmesini talep etmiş, talebinin reddi üzerine Bilgi Edinme Kuruluna dilekçe ile müracaat etmiştir. Disiplin amiri tarafından,  Kurula müracaat dilekçesine Askeri makamlarca verilen hizmete özel gizlilik dereceli red yazısını eklemesi disiplin tecavüzü kabul edilmiş  ve  üç gün oda hapsi ile cezalandırılmıştır. AYİM idari yazılarının esastan incelemesinde disiplin amirlerine geniş takdir yetkisi tanımaktadır. 1602 Sayılı AYİM Kanununun 21/2 nci maddesindeki yargı yerlerinin yerindelik denetimi yapamayacağına ilişkin hüküm karşısında maddi vakanın incelenmesinin mümkün olmadığını belirtmekte aksini kanıtlayıcı belge bulunmadığı takdirde, idari işlemin hukukilik karinesinde yararlanması ilkesini de gözeterek maddi olayı doğru kabul etmektedir[785]. Örneğin “…Yaşanan son olay nedeniyle savunmanızı alarak size ceza vermek istemiyorum.

Şayet maddi bir zarar doğmuş veya hizmet aksamış ise, AsCK’nun 136/1-C. “Astlarına hizmetle ilgisi olmayan emir verenler, astlarından hediye isteyenler veya borç alanlar 10 günden 2 aya kadar oda veya göz hapsi cezası ile cezalandırılırlar” (477 SK m.53). Maddesinin[130] yükünü hafifletmek amacıyla kabul edilmiştir. Buradaki ölçüt; kaybedilen eşyanın değeri ya da hasara uğramasına sebebiyet verilen eşyanın hasara uğrayan kısmının[131] değeridir. Buna göre, değeri 250 TL ve altında ise fiil disiplin suçu, üzerinde ise askeri suç oluşturmaktadır.

  • İdare Hukuku mevzuatı ve özellikle de İdari Yargılama Usul Kanunu, diğer hukuk alanlarına nazaran daha ayrıntılı sayılabilecek kurallar içermekte olup, hak kaybına uğranılmaması açısından, herhangi bir işlem yapılmadan önce “İdare Hukuku” alanında hizmet veren avukatlardan hukuki destek alınmasını tavsiye ederiz.
  • Her ne kadar MSB Müsteşarı AYİM üyelerine sicil verememekte, disiplin yaptırımı uygulayamamakta ise de idari ve mali konularda yetkileri bulunmaktadır.
  • Örneğin, elektrik kullanımında israf gösteren memura uyarma cezası verilebilecektir.

Özel hükmün bulunması halinde, itirazlar kanunda belirtilen şekle uygun olarak yapılacaktır. Oluşabilecek karışıklığı gidermek adına, idari para cezaları, cezanın muhatabı olan kişiye gönderildiğinde, bu cezaya itiraz süresinin ve merciinin tebligatta gösterilmesi gerekmektedir. Usulsüz yapılan tebligatlar idari para cezası kararına karşı itiraz süresini başlatmamaktadır. İptali istenen ibarelerin yer aldığı 5651 sayılıKanun’un 8. Kuralın atıfyaptığı (3) numaralı fıkrada yer verilen “diğer iletişim araçları”nınneler olduğu belirsizdir. Dahası bu belirsizlik bildirimin yazılı olupolmayacağı noktasında da ortaya çıkmaktadır. Kural uyarınca kişilerin telefonlaaranarak da bilgilendirilmeleri mümkündür. Bu durum da idari işlemlere karşıaçılacak davalarda sürenin “yazılı bildirim tarihinden” başlayacağınıöngören Anayasa’nın 125.

Her okul kendi yönetmelik ve yönergesinde değişik disiplin suçlarını düzenlemektedir. Bazılarında objektiflik sağlamak için disiplin tecavüzü (AsCK m.162/1-A) niteliğinde olan fiiller dahi ayrıntılı olarak düzenlenmektedir. “Savaş, olağanüstü hal veya genel afetlere ilişkin konularda amirlerin verdiği görev veya emirleri yapmamak” (657 SK m.125/E-e). Kabul edilebilir bir özrü olmaksızın bir yılda toplam 20 gün süre ile görevine gelmeyen memur Devlet memurluğundan çıka­rılabilecektir. 20 günlük devamsızlığın kesintisiz olması gerekmez. Ayrıca sürelerin hesabında işgünü esas alınmalıdır[221]. Belirli bir rapor ya da rapor grubu değil, memu­run görevi gereği düzenlemesi gereken tüm raporlar esas alınmıştır[209]. Örneğin, doktor raporu, sicil raporu, teftiş raporu vs. Suçun oluşması için gerçeğe aykırı rapor ve belge düzenlemek yeterlidir. Böyle bir rapor ve belgeyi kullanmak bendin kapsamı dışındadır[210]. “Kasıtlı olarak; verilen emir ve görevleri tam ve zamanında yapmamak, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasları yerine getirmemek, görevle ilgili resmi belge, araç ve gereçleri korumamak, bakımını yapmamak, hor kullanmak” (657 SK m.125/C-a). Herhangi bir nedenle çalıştıkları kurumun huzur, sükûn ve ça­lışma düzenini bozan memurlara kınama cezası verilebilir. Buradaki düzenlemede suçun unsuru, hafif nitelikte­ki huzur ve sükûnu bozucu fiillerdir[193].

477 Sayılı Kanunda düzenlenen disiplin cezaları  oda hapsi ve göz hapsi cezalarıdır. Kanunda sayılan 16 disiplin suçu için disiplin mahkemesince yada disiplin amirince oda veya göz hapsi cezası dışında başka bir ceza verilemez. Bu kanuna göre verilecek oda veya göz hapsi cezaları üç günden iki aya kadardır. Erbaşlar hakkında asli ceza ile birlikte rütbenin geri alınması cezası da verilebilir. Bu fıkra uyarınca kesilecek ceza, radyo kuruluşları hakkında yüzde elli oranında uygulanır. Beyannamenin kanuni süresinden sonraki ilk otuz gün içinde verilmesi hâlinde yukarıda belirlenen ceza tutarı 1/10 oranında, devam eden otuz gün içinde verilmesi hâlinde ceza tutarı 1/5 oranında, devam eden günlerde verilmesi hâlinde ise ceza tutarı tam olarak uygulanır. (9) numaralı fıkranın birinci cümlesinde ise maddekapsamında hâkimin verdiği içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesikararına konu kişilik hakkının ihlaline ilişkin yayının başka internetadreslerinde de yayımlanması durumunda ilgili kişi tarafından Birliğe müracaatedilmesi hâlinde mevcut kararın bu adresler için de uygulanacağı hükmebağlanmıştır. Anılan fıkrada ayrıca müracaatın Birlik tarafından kabulüne karşıitirazın, kararı veren hâkimliğe yapılacağı ve internet sitesindeki yayınıntümüne yönelik erişimin engellenmesi kararlarında bu fıkra hükmününuygulanmayacağı belirtilmiştir. Söz konusu birinci cümlede yer alan “…içeriğinçıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi…” ibaresi dava konusu diğerkuralı oluşturmaktadır. Maddesinin birinci fıkrasında “Herkes, dilediğialanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Devlet, özel teşebbüslerin milli ekonominin gereklerine ve sosyalamaçlara uygun yürümesini, güvenlik ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacaktedbirleri alır.” denilmektedir.

Bu  kararlar  aleyhine  ancak  kararın  düzeltilmesi (m.66)  ve  yargılamanın  iadesi (m.64-65)  yollarına  başvurulabilir(m.63/1). Yargılamanın iadesi ve kararın düzeltilmesi istekleri, esas kararı vermiş olan Dairede veya Daireler Kurulunda karara bağlanır(m.67/1). Disiplin mahkemelerinden verilen kararlara karşı üç günlük itiraz süresi vardır ve bu süre tefhim veya tebliğden itibaren başlar. Tefhim veya tebliğ tarihi bu süreye tabi değildir. Eğer son gün resmi tatile rastlarsa süre tatili takip eden ilk günün mesai saati sonunda biter. Milli Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı teşkilatında kurulan disiplin mahkemelerinin verdiği kararlara karşı itiraz yine aynı yer mahkemelerince fakat daha yüksek rütbedeki heyetçe incelenecektir. AİHM, üçüncü kez kopya çeken üniversite öğrencisinin okuldan çıkarılması ve başka yüksek öğretim kurumuna kabul edilmemesine ilişkin disiplin yaptırımın, eğitim hakkını ihlal etmediğini, Ek Protokolün 2. Maddesinde düzenlenen hakkın esasen ilköğrenimle ilgili olduğunu, kural olarak disiplin önlemlerinin bu maddeyi ihlal etmediğine karar vermiştir[653]. 5237 sayılı yeni Türk Ceza Kanunu’nun aynı konuyu düzenleyen 318.maddesine göre; “Halkı, askerlik hizmetinden soğutacak etkinlikte teşvik veya telkinde bulunanlara veya propaganda yapanlara” hapis cezası verilir.

Maddesine bağlı EK-1 cetvelden uyarı cezasının herkese (er, erbaş, uzman erbaş, uzman jandarma, askeri öğrenci, devlet memuru, astsubay, subay, general ve amirallere) verilebileceği anlaşılmaktadır. İster ast olsun, ister üst olsun tüm memurlar idarenin bütünlüğünü koruyacak düzeyde uyumlu çalışmak zorundadır. Bu bendin düzenlenmesindeki esas amaç idarenin bütünlüğünü korumaktır. İda­re, kendi bütünlüğünü büyük ölçüde hiyerarşi ile korur. Ast veya üstün birbirlerine yönelik fiili tecavüzü büyük oranda hiyerarşik düzene zarar verir. Fiilin cezasını ağırlaştıran husus da hiyerarşik yapıya verdiği zarardır. Ast ya da üstün kişilik veya beden bütünlüğünün korunması ikinci planda kalır. Bu nedenledir ki, aynı statüde memurların birlerine karşı fiili tecavüzü bu bent kapsamında sayılmamıştır[224]. Salt olarak siyasi veya ideolojik amaçla hareketlerde bulunmak, bu suçun oluşumu için yeterli değildir.

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *